Yeni Akit Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, kamuoyunda “Cübbeli Ahmet” olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’nün imam hatip okullarına yönelik kelamlarını eleştirdi.
Cübbeli Ahmet Hoca’nın açıklamalarının akabinde gelen reaksiyonlara nazaran bazen özür dilediğini, bazen de “yanlış anlaşılmışım” dediğini aktaran Karahasanoğlu, “Artık bana gına geldi…” dedi.
Cübbeli Ahmet Hoca’nın, imam hatiplere yönelik “Ben bütün Müslümanlığımı Mahmut Efendi’ye borçluyum. İmam Hatip’e gitseydim ne olacaktım artık bilmiyorum. Benim potansiyelim de olabilirdi. Ağzım laf yapıyor zira. Çok tehlikeli bir durum.” açıklamasını eleştiren Karahasanoğlu, “Şimdi bunun neresini düzeltelim.. Mahmut efendi, hepimizin hürmet gösterdiği, bir kanaat lideri idi..Allah kendisinden razı olsun.. Ancak..Bir Müslüman, “Ben bütün Müslümanlığımı şu şahsa borçluyum” diyebilir mi?“ diye yazdı.
Karahasanoğlu, özetle şöyle devam etti: “Ne demektir, imam hatipleri ima ederek ‘inkar merkezi olmuş’ demek. Dersen ki, ‘Orayı uygun dinle. Öncesinde İmam Hatip desem de.. ‘inkar merkezi’ sözünün başında imam hatip demedim. Mektep dedim! Kusura bakma hoca derim.. Dün onlarca internet sitesi, bilhassa de Hz. Peygamberin sünneti olan sakalla, cübbe ile, sarık ile alay edenler.. Farzlarla alay edenler.. Ayetlerle alay edenler.. Sabahtan akşama kadar, ‘Cübbeli Ahmet hoca, imam hatipleri eleştirdi. Bu mektepler inkar merkezi olmuş’ diye, yazdılar, çizdiler, İmam Hatiplere hakaret ettiler..
Büyük ihtimalle bugünkü Cumhuriyet’te yeniden haber olacaksın.. Ne kadar İslam aykırısı var ise.. Namaz, oruç zıddı var ise.. Başörtü, çarşaf, sakal düşmanı var ise.. Hepsi, ağızları kulaklarına varıncaya kadar kahkahalar atarak, hatta tahminen şaraplar ile kutlamalar yaparak, senin kelamlarını yazacak, ‘Cübbeli Ahmet hoca diyor ki’ ifadeleri ile, seni referans göstererek, bu ülkede imanlı gençlik yetişmesi için açılmış okullara saldıracaklar..
Bugünkü gazeteleri yeni göreceksin. Biz de yeni göreceğiz.. Lakin internet sitelerini dün gördün..
Televizyonları izledin.. Akşam geç saatlere kadar tek söz açıklama yapmadın.. Sen yatıp uyudu isen.
Bugün gelecek yansılara nazaran açıklama yapmayı düşünüyorsan.. Bu günah sana kâfi.. Yazıktır, günahtır..
Sana, senin sarığına laf edenleri taltif ettin.. ‘Ben onu övmedim ki, yalnızca programına çıktım’ dedin.. ‘Şurada eşcinsellerin televizyonu var, çıkar mısın’ desem, cevabın ‘Evet’ olabilir mi?
Lütfen.. Samimi olalım.. Konuşma şehvetine, yazma şehvetine kapılıp, kendi başımıza sıkmayalım..
‘Hepimiz yanılgı ederiz’ diyerek, bu çeşit cümleleri düzeltmekle, verilen ziyanı bertaraf edeceğimizi sanmayalım..”
Yazının tamamını okumak için