CHP Amasya Milletvekili Mustafa Tuncer, TBMM KİT Komisyonu’nda; Et ve Süt Kurumu’nun (ESK) 2021 sonu prestijiyle ödenmiş sermayesinin tamamını kaybederek eksiye düştüğünü belirterek, “Ödenmiş sermayesi 1 milyar 345 milyon lira. Kurumun 2021 yılı sonu prestijiyle ziyanı 1 milyar 401 milyon lira. Türk Ticaret Hukuku’nda da bunun ismi iflastır. Et ve Süt Kurumu da maalesef 2021 yılı sonu prestijiyle batmış durumda” dedi.
CHP Amasya Milletvekili Mustafa Tuncer, TBMM KİT Komisyonu’nda bugün yaptığı konuşmada, Et ve Süt Kurumu’nun 2019 ve 2021 yılları ortasındaki faaliyetleri ve mali tabloları üzerinde konuştu. Kurumun 2019 yılından bu yana ziyanının giderek yükseldiğine dikkat çeken Tuncer, “Kurumun ödenmiş sermayesi 1 milyar 345 milyon lira. Kurumun 2021 yılı sonu prestijiyle ziyanı 1 milyar 401 milyon lira. Türk Ticaret Hukuku’nda da bunun ismi iflastır. Et ve Süt Kurumu da maalesef 2021 yılı sonu prestijiyle batmış durumda. Biz komite olarak müdahale etmezsek bir cumhuriyet kurumunu daha kaybetmekle karşı karşıyayız” dedi.
Tuncer, şöyle konuştu:
“Et ve Süt Kurumu en problemli kitlerin başında geliyor. Kurumun 2019 -2020 işletme bütçeleri kurumun bin 562 çalışanı var. Üretim maliyeti 4,3 milyar lira. Net satış hasılatı 2 milyar lira. 2019 yılını periyot olarak 34,6 milyon lira ziyanla kapatıyor. 2019’dan sonra kuruma bir şeyler oluyor, bir el mi dokunuyor ne oluyor, yanlışlıklar silsilesi peş peşe gelerek, kurum bugün iflasın eşiğine geliyor. 2020 yılında da toplam alım meblağı bir evvelki yıla nazaran çok daha düşmüş. 537 milyon liraya üretim maliyeti 1,1 milyar liraya düşmüş. Net satış hasılatı 2,4 milyar lira olmuş. Satış hasılatı bir evvelki yıla nazaran artıyor ancak 2020 yılında kurum birden 223 milyon lira yıllık ziyan ediyor. 2019-2020 yılları zararıyla birlikte kurumun ziyanı gitgide artıyor.”
“KURUM YAVAŞ YAVAŞİFLASIN EŞİĞİNE GETİRİLMİŞTİR”
Kurumun 2020 yılında ithalat ve iç piyasadan alım yapmadığını kaydeden Tuncer, 2020 yılındaki 223 milyon lira ziyanının sebebinin açıklanamadığını tabir etti. 2019 yılındaki satışların 2018’e nazaran yüzde 48 oranında düştüğünü söz eden Tuncer, şöyle devam etti:
“Kurum bu biçimde tanımı mümkün olmayan bir belirsizlikle yavaş yavaş iflasın eşiğine getirilmiştir. Kurum kendi içindeki faaliyetlerinden para kazanmamaktadır. Büyük paralar kaybetmektedir. Borç durumuna bakıldığında kurumun 2019’da borç ölçüsü 3,1 milyar liradır. Temel sorun bu 3,1 milyar lira borcun yüzde 80’nin banka ve finans kredi borçları olduğu görülmektedir. Bu türlü olunca da kurum önemli manada borç yükü altındadır.
“2020 YILI SONUNDA 223 MİLYON LİRA ZİYAN ETMİŞ”
Kurumun 2018 yılı kısa vadeli borçlanması 591,7 milyon lirayken 2019 yılında bu 1,5 milyar lira artmış ve 2,1 milyara çıkmış. Bir yıl içinde bankalardan 1,5 milyar lira kredi çekmiş. Sonuç olarak bakıldığında 2019’da yalnızca 34 milyon lira ziyan eden kurum 2020 yılında 223 milyon lira ziyan etmiş. 2020 yılı sonu prestijiyle da kurumun ziyanı 880 milyon 700 bin liradır. Kurum, faaller toplamının üçte ikisini 2020 yılı prestijiyle kaybetmiş.
“ET VE SÜT KURUMU 2021 YILI SONU PRESTİJİYLE BATMIŞ DURUMDA”
2021’de durum hiç bu türlü olmamış. 2020 sonu prestijiyle öz kaynaklarının 3’te 2’sini kaybeden Et ve Süt Kurumu, 2021 yılı sonu itibariyle ödenmiş sermayesinin tamamını kaybetmiş. Ödenmiş sermayesi 1 milyar 345 milyon. 2021 yılı sonu prestijiyle tamamını kaybetmiş eksi 91 milyon liraya düşmüş. Ödenmiş sermayesi 1 milyar 345 milyon lira. Kurumun 2021 yılı sonu prestijiyle ziyanı 1 milyar 401 milyon lira. Türk Ticaret Hukuku’nda da bunun ismi iflastır. Et ve Süt Kurumu da maalesef 2021 yılı sonu prestijiyle batmış durumda. 2021 sonu prestijiyle kurum çok kıymetli yatırımlar mı yaptı da bu türlü bir ziyan ortaya çıktı, hayır. Devam eden inşaat kombinelerine bakıyoruz, devam ediyor. Dışarıdan et getirip ucuza da satmamış bunu da durdurmuş. Faaliyetlere azalma var. Stoklarda 377 milyon liralık stok kalmış ki bununla da piyasayı denetleme ve dengeleme faaliyeti yapmanız mümkün değil. Buna karşın şirket eksi 91 milyon lira ziyanda. Bu kurumun gözden çıkarıldığını göstermektedir. Biz kurul olarak müdahale etmezsek bir cumhuriyet kurumunu daha kaybetmekle karşı karşıyayız.”
